BAKAN SOYLU’NUN, TBMM PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU’NDA YAPTIĞI KONUŞMA

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, TBMM Plan Bütçe Komisyonunda, İçişleri Bakanlığının 2018 yılı bütçesine ilişkin sunum yaptı.

Bakan Soylu, “Jandarmada 2017’de yüzde 60 olan profesyonelleşme oranını 2018 yılı için yüzde 65’e, sahil güvenlik komutanlığımızda ise halen yüzde 81 olan profesyonelleşme oranını 2018 için yüzde 85’e çıkarmayı hedefliyoruz.” dedi.

Güzelliklerle ve köklü medeniyet birikimleriyle dolu, ancak, güvenlik dengelerinin hızlı değiştiği bir coğrafya ve zaman dilimi içinde olunduğunu belirten Soylu, Ortadoğu kaynaklı olduğu algısı oluşturulan ama aslında dünyanın dört bir yanında kendini gösteren küresel bir terör ve şiddet dalgasıyla karşı karşıya kalındığını söyledi.

İslam coğrafyasında yıllardır süregelen Filistin ve Afganistan meselelerinin yanı sıra bugün Irak, Suriye, Körfez ülkeleri ve Suudi Arabistan, Mısır, Katar gibi meselelerden bahsedilir olduğunu hatırlatan Soylu, kendine ait bir ortak güvenlik paradigması oluşturan Avrupa’nın DEAŞ karşısındaki çaresizliğinin, yetersizliği ve içine kapanmasının, göç sorunu karşısındaki tutarsız tavrının, kendi içindeki aşırı milliyetçi eğilimlere karşı teslimiyetinin, güvenlik eksenli bir arada olma kaygısının, vekalet savaşlarından medet uman küresel güçlerle ortaya koyduğu ittifakın, bir umut projesi olarak başlayan Avrupa Birliği adına, hayal kırıklığı yarattığını kaydetti.

Soylu, bugün DEAŞ’la mücadele aracı olarak kullanıldığı iddia edilen terör örgütlerinin yarın DEAŞ’ın yerini almaya aday olduğunu belirterek, şu ifadeleri kullandı:
“Kitlesel göç, insan ticareti, kaçakçılık, terör, vekaletsavaşları… Türkiye bütün bu sorun alanlarının tam da kesişme noktasındadır. Ve bütün bunlarla 21. yüzyılı karmaşıklaştırmak isteyenlere karşı bir medeniyet, istikrar ve yükseliş mücadelesi vermektedir. Yine bütün bunların yanı sıra içeride 27 Nisan e-muhtırasıyla başlayan, gezi ve 17-25 Aralık’la devam eden ve 15 Temmuz’la da pik yapan, Türkiye’nin güvenlik kapasitesini zayıflatmayı amaçlayan, Türkiye’nin demokrasiye bağlılığını, direncini, kapasitesini test eden, kardeşliğini kırmaya çalışan bir süreçle karşı karşıyayız. Hem dışındaki fotoğrafa hem de içeride bahsettiğim bu sürece rağmen FETÖ, DEAŞ, PKK, yasadışı sol terör örgütleriyle eş zamanlı olarak mücadele edebilen, güvenlik ve savunma teknolojisini sürekli arttıran ve millileştiren bir Türkiye… Yaşadığı travmalara rağmen ikinci çeyrek büyüme rakamları yüzde 5,1 olan, üçüncü çeyrek büyüme rakamı için yüzde 7 tahminleri konuşulan, son bir yıllık ihracatını 153.2 milyar dolara getiren bir Türkiye…”

Terör kıskacına alınmak istenilen bölgede, Batman’da son bir yılda toplam turist sayısının yüzde 40, Diyarbakır’da yüzde 124, Van’da iki katın üzerinde artış gösterdiğine dikkati çeken Soylu, medeniyetler beşiği Mardin’de yabancı turist sayısının yüzde 597 artış gösterdiğini, toplamda yılın ilk 9 ayında Türkiye’nin 26 milyon turisti ağırladığını söyledi.

“Özverili mücadele ortaya konuyor”

“Dikkatinizi çekmek isterim ki bu Türkiye, bütün bu başarıları, birilerinin sürekli olarak kaldırılmasını istediği OHAL içerisinde gerçekleştirmektedir.” diyen Soylu, Türkiye’nin OHAL’i, terörle mücadeleyi, kişisel hak ve özgürlüklerden taviz vermeye bahane olarak görmediğini, hukukun üstünlüğünden sapmadığını vurguladı.

Her şeye rağmen, kendi potansiyelini ortaya koyabilen, içeride ve dışarıda kendi menfaatlerini önceleyen politikaları uygulayabilme kabiliyetine sahip, hedefleri olan ve 2019’da yeni bir yolculuğa çıkacak bir Türkiye’nin olduğunu dile getiren Soylu, “Bu Türkiye huzur, istikrar ve büyüme yolculuğuna devam ediyor. Ve 2019’a giderken bu üçüne her zamankinden çok daha fazla ihtiyaç duyuyor.” diye konuştu.

Soylu, İçişleri Bakanlığının, oldukça eskiye dayanan bir uygulama pratiğine sahip olduğuna vurgu yaparak, 15 Temmuz’dan sonra kurumsal yapıda Jandarma ve Sahil Güvenlik Komutanlıkları noktasında birtakım değişiklikler yaşanmasına rağmen, hem bu birimlerin hem de görev sahalarının İçişleri Bakanlığına yabancı olmadığını söyledi.

Bakanlığın bütün insan kaynağının bu özellikli dönemde kendi görev alanlarında çok özverili bir mücadele ortaya koyduğunu dile getiren Soylu, “Yaşanan bölgesel değişimler, teknolojik gelişmeler, suç türleri ve sayısındaki artış, buna mukabil teknolojinin suçluyu yakalamada sunduğu imkanlar, kurumsal olarak bir değerlendirme yapmayı ve bazı adımları atmayı gerekli kılmıştır. Tarif etmeye çalıştığım mekansal ve dönemsel çerçeve, bizleri süreçleri tanımlamaya, tehditleri algılamaya ve buna göre hedef belirlemeye sevk etmiştir.” dedi.

“Yeni projelere imza attık”

Silahlı kolluk kuvvetleri ile mülki ve genel idari hizmet birimlerini bünyesinde barındıran İçişleri Bakanlığının, bu iki farklı yapıya ait farklı operasyonel süreçlere sahip olduğunu belirten Soylu, şunları kaydetti:

“Görev alanı içinde terörden uyuşturucuya, trafikten göçe, sınır güvenliğinden sahillerin korunmasına kadar çok değişik tehdit türlerinin baskısına maruz kalan bakanlığımız, görev sahasındaki herhangi bir idari ve reaksiyonel zafiyeti, en büyük tehdit olarak algılamaktadır. Süreç ve tehdit algısı doğrultusunda takip ettiğimiz yönetim hedeflerini esas itibarıyla beş başlık etrafında özetlemek mümkündür; entegrasyon ve koordinasyonu arttırmak, hizmet kalitesini ve kamu verimliliğini arttırmak, önemli alanlarda ortak bakış için politika belgeleri oluşturmak, sistemi performans ölçme ve izleme üzerine kurgulamak, teknolojik, beşeri ve lojistik kabiliyetleri arttırmak. Bu 5 hedefin altında da yapacağımız işlere dair daha mikro hedef ve stratejileri tanımladık.”

İçişleri Bakanlığı olarak, geçen yıldan bugüne kadar rutin görevlerin yanı sıra hem mevcut başarılı projeleri devam ettirdiklerini, hem de yeni projelere imza attıklarını ifade eden Soylu, tamamen İçişleri Bakanlığı personeli tarafından kodlanan 95 yerli ve milli yazılımın bulunduğunu bildirdi.

Soylu, Jandarma, Emniyet ve Sahil Güvenlikte kullanılan güvenlik sistemlerinin entegre olduğunu, modern bir acil durum koordinasyonu için Güvenlik ve Acil Durumlar Koordinasyon Merkezinin (GAMER) kurulduğunu, çocukların güvenliği için bir kamera altyapısını içeren güvenli okul projesinin gerçekleştirildiğini anımsatarak, okul servis araçları yönetmeliği ve trafik güvenliği uygulama politika belgesi konusunda yaptıkları çalışmaları anlattı.

“Kesintisiz operasyon stratejisi”

Modern bir anlayışın ürünü olan ortalama hız koridoru ve maket trafik ekip aracı uygulamasını hayata geçirdiklerini belirten Soylu, terörle mücadelede kesintisiz operasyon stratejisini yürüttüklerini söyledi.

Sınır güvenliği sistemlerinin, modüler beton duvar, sinir aydınlatma ve yüksek güvenlikli çitlerin yapıldığını anlatan Soylu, güvenlik korucularının yaş ortalamasının düşürüldüğünü, sayılarının arttırıldığını, özlük haklarının iyileştirildiğini dile getirdi.

Çarşı ve sokakların güvenliği için bekçilerin yeniden rehabilite edildiğini ve sayılarının artırıldığına işaret eden Soylu, internetin bir hakaret ve kişilik haklarına saldırı alanı olmasına göz yummadıklarını bildirdi.

Soylu, şehirlerin güvenliği huzur operasyonları yaptıklarını, muhtarlarla iletişimi hızlı ve kesintisiz bir şekilde sağlayan muhtar bilgi sitemini oluşturduklarını, belediyelerde etkinlik ve verimliliği arttırmaya yönelik “bulut belediyecilik” uygulamasına imza attıklarına değinerek, halka değil teröriste hizmet eden bir yapıdan belediyelerin kurtarıldığını söyledi.

Soylu, köylerin temel altyapı ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik KÖYDES, büyükşehirlerin kırsal altyapısının desteklenmesi için ortaya konulan KIRDES projesine imza attıklarını anlattı.

“200 motosiklet alınacak”

Uyuşturucu ile mücadele ettiklerini, çocukların güzel Türkiye’yi tanıması, kardeşliğin pekişmesi için “Biz Anadoluyuz” projesini hayata geçirdiklerini, kamu verimliliğini hedefleyen bakanlık işlemlerinde yalınlaştırma projesine imza attıklarını anlatan Soylu, merkez ve taşra teşkilatları arasındaki iletişimi güçlendirmek için İZDES projesini gerçekleştirdiklerini söyledi.

Soylu, devletin vatandaşa dönük yüzünü temsil eden açık kapı projesinden, mobil göç danışma merkezlerine, yeni kimlik kartlarının üretiminden, arşivlerin modern şekilde korunmasını ve sisteme girmesini sağlayacak dijital arşiv projesine kadar bugüne kadar birçok yeniliğe ve gelişmeye imza attıklarını dile getirdi. Bakan Soylu, şöyle devam etti:

“İç güvenlikte çalışma yaptığımız alanlardan bir tanesi güvenlik personeli sayısının arttırılması olmuştur. 2017 yılı Ekim ayı itibarıyla 268 bin 173 emniyet personeli, 179 bin 93 jandarma, 5 bin 453 sahil güvenlik ve 50 bin 727 güvenlik korucumuz, İçişleri Bakanlığı bünyesinde görev yapmaktadır. Ayrıca jandarmada 2017’de yüzde 60 olan profesyonelleşme oranını 2018 yılı için yüzde 65’e, sahil güvenlik komutanlığımızda ise 2016’da yüzde 71, halen de yüzde 81 olan profesyonelleşme oranını 2018 için yüzde 85’e çıkarmayı hedefliyoruz. AK Parti hükümetleri döneminde emniyet, jandarma ve sahil güvenlik teşkilatlarımıza toplam 62 bin 742 zırhlı ve standart araç alımı yapılmıştır. 2017 yılı sonuna kadar alınması planlananlarla 2016 alımlarına göre yüzde 60’lık bir artış sağlanmış olacaktır. Motosiklet alımları da 2016 alımlarına oranla yüzde 104 oranında artmıştır. Yaklaşık 200 motosikleti teslim ettik. Bu çok önemlidir. 200 motosikletin alımı şu anda sürmektedir. İnşallah 200 motosikleti de Şubat ayının ilk dönemlerinde polis ve jandarma teşkilatımızla buluşturacağız. Alımı polise yapmamız, jandarmaya vermediğimiz anlamın gelmiyor.”

Soylu, “Kurumlarımız arasında öyle bir işbirliği var ki kimin ne kadar ihtiyacı varsa, alımı ne yaparsak yapalım, istersek İnsansız Hava Aracı alalım, istersek helikopter, zırhlı araç alalım ne yaparsak yapalım, polisin, jandarmanın ve Sahil Güvenliğin hatta birbirine olan dayanışmasını en üst seviyeye çıkartıp, bu ortak dayanışmadan ciddi bir sinerji elde ettiğimizi ifade etmek istiyorum.” dedi.

“Hava araçları kapasitesi artırılacak”

Araç gereç noktasında bir diğer önemli başlığın ise hava araçları olduğunu belirten Soylu, şu bilgileri verdi:

“Jandarma genel komutanlığımız bünyesinde Aralık 2016 öncesinde hiç insansız hava aracı ve insanlı keşif uçağımız yokken, şu anda 3 İnsanlı Keşif Uçağı (İKU), 4 İnsansız Hava Aracı (İHA), 4 Silahlı İnsansız Hava Aracı (SİHA) alımı yapılmış, 2 İKU ve 36 SİHA’nın da alımı planlanmıştır. Emniyet Genel Müdürlüğümüz bünyesinde de 2 İKU, 9 İHA, 2 SİHA alimi yapılmış olup, 2 İKU, 9 İHA, 3 SİHA alımı planlanmıştır. Bir taraftan terörle mücadelede, bir taraftan göçle mücadelede ve özellikle uyuşturucuyla mücadelede hava açısından elde ettiğimiz üstünlüğü devam ettirme gayretimiz sürekli politikalarımızın ana önceliği haline gelmiştir. Ayrıca daha önce hiç hava aracı olmayan Sahil Güvenlik Komutanlığımıza da 1 İKU, 6 İHA alımı planlanmıştır. Bunların yanısıra 2017 Ekim ayı itibarıyla bin 161 mini İHA drone mevcuttur ve 450 adet daha alım yapılacaktır. Bunların da bize ciddi katkısı vardır hem karakollarımızda hem kırsal operasyonlarımızda ciddi bir şekilde temaslarımızda olağanüstü bir katkı sunmaktadır. İnsansız hava araçlarıyla yapmış olduğumuz terör operasyonlarında şu ana kadar bir tek şehit vermedik. Dolayısıyla hava araçları noktasındaki kapasite artırma çalışmalarımız artarak devam edecektir.”
Soylu, entegrasyon anlayışlarının önemli bir ayağını, güvenlik sistemlerinin hem polis ve jandarmadaki insansız hava araçları ve dronelerle hem de kendi içinde entegrasyonun oluşturduğunu söyledi.

Soylu, yaptığı sunumda, mevzuatta yapılan düzenleme ile operasyonlar sırasında ele geçirilen silah ve malzemenin güvenlik güçleri tarafından kullanılmasına imkan sağlandığını belirtti.

Siber suçların takibi, yabancı terörist savaşçıların sınır dışı işlemlerinin kolaylaştırılması, göçmen kaçakçılığı, uyuşturucu madde imalatı ile ilgili düzenlemelerin de yine çıkarılan kanun hükmünde kararnamelerle gerçekleştirildiğini aktaran Soylu, siber suçlarla mücadeleyi daha etkin hale getirebilmek için 500 yeni personel alındığını, yıllık 40 bin olan materyal inceleme sayısının yıl dolmadan 420 bine çıktığını bildirdi Soylu, 2018 için iki katına çıkarılacağını ve 860 bin civarında materyalin incelenmesinin hedeflendiğini söyledi.

Bunun hem davaların çabuk sonuçlanması acısından önemli olduğunu vurgulayan Soylu, “Sanal alem öyle herkesin atıp savurduğu bir ortam olmaktan çıkmış, hukuka, hakkaniyete, hakarete ve teröre alet olmayan, insanların ve özellikle çocuklarımızın rahat bir şekilde dolaşabilmesini temin edebilmek için 9 bin 785 kişi tutuklanmıştır.” diye konuştu.

Terörizmle mücadele ile ilgili vatandaşları bilgilendirmek amacıyla, PKK/KCK terör örgütünün kadın ve çocuk istismarı, uyuşturucu, uyuşturucu ile mücadele belgesi ve DEAŞ’la mücadeleyle ilgili kitapların hazırlanarak 5 ayrı dilde yayınlandığının altını çizen Soylu, bu kitapların tüm dünyaya ve uluslararası toplantılara gönderildiğini anlattı.

Bakan Soylu, bu yayınlarda PKK ve PYD’nin de başaktörünün İmralı Adası’ndaki Abdullah Öcalan olduğunun belirtildiğini, PKK’nın kadın ve çocukları nasıl istismar ettiği ile narkoterör ilişkisinin de net bir şekilde ortaya konulduğunu belirtti. Soylu, “Avrupa dönem dönem uyuşturucu ile mücadelede ahkam kesmektedir. Maalesef elini hiç bir zaman taşın altına samimi bir şekilde sokmamaktadır. Türkiye’nin uyuşturucu ile yapmış olduğu mücadeleyi bu ülkenin her bir evladı onuruyla anlatabilir.” değerlendirmesinde bulundu.
Soylu,Türkiye’nin Akdeniz’de yani uluslararası sularda uyuşturucu operasyonu yapan tek ülke olduğunu söyledi.

Biz Anadolu’yuz Projesi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın öncülüğünde toplumun tüm kesimleriyle doğrudan temas kurma anlayışıyla son bir yılda vali ve kaymakamların başkanlığında 32 bin 947 muhtar, ekonomi, halk ve güvenlik toplantıları düzenlendiğini belirten Süleyman Soylu, sunumunda “Biz Anadolu’yuz” Projesinin de detaylarını paylaştı.
Yılbaşından itibarın 61 kere Güneydoğu’ya gittiğine dikkati çeken Soylu, önceden terör örgütünün çocukları istismar ederek, bölgeyi ziyarete gelenlere taş attırdığını, şu anda artık böyle bir tablonun olmadığını aktardı.

Proje kapsamında Doğu ve Güneydoğu’dan, Türkiye’nin batı ve kuzey tarafında karşılıklı olarak belirlenmiş 21 il arasında 15 yaş altı 50 bin çocuğun, 3 günlük ziyaretler yapacağını anlatan Soylu, bugüne kadar toplam 9 bin çocuğun uçaklarla getirildiğini söyledi.

Projeyle kardeşlik bağlarını güçlendirmeyi, çocukları terör örgütlerinin yaptığı olumsuz propagandadan korumayı ve bilinçlendirmeyi amaçladıklarını ifade eden Soylu, çocukların yazdıkları mektupların tahminlerinin çok üzerinde bir farkındalığı ortaya koyduğunu vurguladı.

Görevlendirme yapılan belediyeler

Terörizmle mücadele kapsamında atılan önemli bir adımın da terörle iltisaklı belediyelerle ilgili alınan görevlendirme kararı olduğunun altını çizen Soylu, Doğu ve Güneydoğu illerinde bazı belediyelerin terör örgütüyle doğrudan ilişkili hale geldiği, lojistik, finans, araç gereç desteği sağladığını tespit ettiklerini vurguladı. Süleyman Soylu, “101 belediye başkanı görevden alınmıştır. Bunlardan 93’ü PKK, 8’i de FETÖ iltisaklı belediyelerdir. Görevlendirme yapılan bu belediyelerde, yeni atanan arkadaşlarımızın ortaya koyduğu çalışma ise yapılan işlemin doğruluğunu onaylar mahiyettedir.” dedi.

Görevlendirme yapılan bazı belediyelerde yapılan çalışmalardan da örnekler veren İçişleri Bakanı Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Görevlendirme yapılan belediyelerin tamamında, bu yeni süreçte toplam 15 arıtma tesisi, 5 atık su arıtma tesisi, 737 park, 5 bin 127 kilometre asfalt yol, bin 246 kilometre stabilize yol, bin 236 kilometre içme suyu hattı, 769 kilometre kanalizasyon hattı, 985 içme suyu kuyusu, 5 milyon metrekare parke taşı döşemesi, 355 spor kompleksi-taziye evi-kadın sığınma evi ve benzeri, 15 otogar ile 25 hayvan pazarı ve kesimhane yapılmıştır.”

Sabah akşam gelen istihbaratları takip ettiğini, en son dün gece saat 03.30 – 04.00 sıralarında okuduğu istihbaratta en az 7 kaymakamın ölümle tehdit edildiğini belirten Soylu, Ağrı’da son yakalanan teröristin ifadesinde Doğubayazıt kaymakamını öldürmek için geldiğini söylediğini aktardı. Şehit Kaymakam Muhammet Safi Türk’ün yaptığı başarılı çalışmaları hatırlatan Soylu, “Orada siyaset yapmıyorlar ki memleketin verdiği görevi yerine getirmeye çalışıyorlar ve bunu başarılı şekilde yapıyorlar.” ifadesini kullandı.

Terörle mücadeleden doğan zararlar karşılanıyor

Terör ve terörle mücadeleden doğan zararların karşılanması hakkında kanun çerçevesinde bugüne kadar 432 bin 503 başvurunun alındığını belirten Soylu, bu kapsamda toplam 4 milyar 55 milyon 493 bin 859 lira ödeme yapıldığını, başvuruların sonuçlandırma oranının ise yüzde 93 olduğunu aktardı.

Terörle mücadeleye ilişkin sağlıklı politika ve stratejiler oluşturmak için Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı tarafından Terörle Mücadele Strateji Belgesi-Master Planı’nın bu yıl içerisinde güncellendiğine dikkati çeken Soylu, buna ek olarak “terörizme yol açan radikalleşme ve şiddete varan aşırılıkla mücadele stratejisi” belgesinin de hazırlandığını söyledi.

“Hangi motivasyonla hareket ettiklerini öğrenmek istiyoruz”

Hapishanelerde DEAŞ üyesi teröristlerle hangi motivasyonlarla hareket ettiğini öğrenebilmek için birebir görüşmeler yapıldığını vurgulayan Soylu, “Hapishanelerdeki PKK’lı teröristler ile tek tek görüşmeler yapılıyor. Hangi motivasyonla hareket ettikleri ve buna karşı hangi tedbirlerin alınmasının lazım geldiği mükemmel bir çalışma ile ortaya konuluyor. Bu görüşmeler terörle mücadele politikalarının belirlenmesine önemli katkı sağlıyor.” diye konuştu.

FETÖ ile mücadele

15 Temmuz hain darbe teşebbüsü sonrasında Fetullahçı Terör Örgütü ile mücadeleye ilişkin de bilgi veren Soylu, şöyle devam etti:

“FETÖ terör örgütünün devlet içine sızmış uzantıları bugün büyük ölçüde temizlenmiş durumdadır. Ancak yapının giriftliği, taktiklerinin çeşitliliği, para kaynağı, dış bağlantılarının ve yurt dışında gördükleri himayenin büyüklüğü, tedbir noktasında bizleri tam bir teyakkuz halinde kalmaya zorlamaktadır. FETÖ ile mücadele kapsamında bugüne kadar 48 bin 739 kişi tutuklanmış, 19 önemli operasyon ve çalışma yapılmıştır.

Gaybubet evleri ve mahrem yapı operasyonları ile de örgütün yeniden organize olması engellenmeye çalışılmaktadır. Örgütün en önemli gücü olan finansal kaynak ve para akışına yönelik olarak da 8 holding ve bin 20 şirkete kayyum atanmıştır.

Örgütün şifreli mesajlaşma programı ByLock çözümlenmiş, 147 tepe yöneticisinin bu programı kullandığı belirlenmiştir. Ayrıca 215 bin 92 kullanıcı ID’si belirlenmiş, 23 bin 171 kişiye adli işlem yapılmıştır.”

DEAŞ ile mücadele

Konuşmasında Türkiye genelinde DEAŞ ile mücadele kapmasında yapılan çalışmalara da değinen Soylu, küresel bir terör örgütü olan DEAŞ’la iltisaklı 14 derneğin kapatıldığını söyledi. Soylu, sınır kontrollerinin arttırıldığına işaret ederek, 53 bin 781 kişiye giriş yasağı konulduğunu ve 5 bin 540 kişinin bu kapsamda sınır dışı edildiğini bildirdi. Soylu, 2017 yılında DEAŞ’a yönelik gerçekleştirilen 838 operasyonda 146 teröristin etkisiz hale getirildiği bilgisini paylaştı.

Türkiye’ye giriş yapmak isteyen 18 bin 500 şüphelinin risk analiz birimlerinin çalışması sonucunda kontrol edildiğini, bunlardan 5 bin 41’inin geri gönderildiğini aktaran Soylu, “DEAŞ’la ilgili 2016’da 22, 2017’de ise 10 eylem, oluşmadan engellenmiştir.” dedi.

DHKP-C ile mücadele

Yasadışı sol terör örgütlerinin ve özellikle DHKP-C’nin eylemleri noktasında da güvenlik güçlerinin ciddi takip ve çalışmalarının söz konusu olduğunun altını çizen Soylu, örgütün kırsalda PKK/KCK ile işbirliği kurarak yapmayı planladıkları eylemlerin, başarılı operasyonlarla akamete uğratıldığına işaret etti.

DHKP-C’ye yönelik operasyonlarda son bir yılda 410 kişinin tutuklandığını, 59 teröristin ise etkisiz hale getirildiğini bildiren İçişleri Bakanı Soylu, operasyonların DHKP-C’ye yönelik son yıllarda vurulan en büyük darbenin olduğunu söyledi.
Süleyman Soylu, şu bilgileri verdi:

“Sonuç olarak yurt içindeki terörist mevcudunda bir önceki yıla göre yüzde 28 azalma meydana gelmiştir ki bu rakam son 5 yılın en düşük seviyesidir. Bin 201 sığınak ve barınak imha edilmiş, 107 ton patlayıcı, 3 bin 302 el bombası, bin 231 mayın ve el yapımı patlayıcı (EYP), 4 bin 486 silah, 707 bin mühimmat ele geçirilmiştir. Ayrıca 225 ton gıda maddesi de ele geçirilmiştir ki bunların içinde 56 ton un, 26 ton bakliyat ve 19 ton da şeker bulunmaktadır.

Bu 250 ton bizim yaptığımız hesaplamalarda: bir yılda yaklaşık bin-bin beşyüz teröristin kullanacağı gıda miktarı 150 ton civarındadır. Bir kaç sığınak kullandıklarında bu rakam 350-400 ton civarındadır. Bunun 250 tonunu son bir yılda bir şekilde ele geçirdiğimizi ifade etmek istiyorum.”

Son 1 yılda 3 bin 69 terörist etkisiz hale getirildi

Son bir yılda etkisiz hale getirilen toplam terörist sayısının 3 bin 69 olduğunu aktaran Soylu, operasyonlarda 166 güvenlik mensubunun şehit olduğunu bunun 68’inin jandarma, 16’sının polis, 51’inin TSK mensubu, 31’inin ise güvenlik korucusu olduğunu belirtti.
Soylu, “Örgüte katılım, son 30 yılın en düşük seviyesine inmiş, 2017’nin ilk on ayında, geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 83 azalmıştır. Katılım sayısı 2016’da 625, 2017’de bugün sabah itibarıyla 111’dir.” diye konuştu.

Son bir yılda PKK, DEAŞ ve yasadışı sol örgütlere yönelik operasyonlarla toplam 691 önemli olay engellendiğini ifade eden İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, eylem hazırlığındaki 73 teröristin de etkisiz hale getirildiğini kaydetti.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türkiye’nin, terörle mücadelede hem sonuçlar açısından hem beşeri açıdan hem de teknolojik açıdan son 40 yılın en üst noktasında olduğunu ve mücadele kapasitesinin her gün arttığını söyledi. Soylu, Kent Güvenliği Yönetim Sistemi (KGYS), Plaka Tanımlama Sistemi (PTS), Elektronik Denetleme Sistemi (EDS), Polnet, akaryakıt istasyonları, okul, AVM ve belediye kameralarının aynı sistem üzerinde eşgüdüm içinde çalışacağını, Doğu ve Güneydoğu’daki 22 ilde KGYS kurulumunun tamamlandığını, bunun Haziran 2018 itibarıyla tüm Türkiye’de tamamlanmış olacağını ifade etti.

Kamera sayısının yüzde 20 artışla 26 bin 469’dan 31 bin 718’e çıkarıldığını aktaran Soylu, net görüş alınamayan kameraların da tamamen yenilendiğini bildirdi.

Soylu, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı arasındaki plaka tanıma sisteminin entegrasyonunun sağlandığını, Türkiye genelinde 2016 yılında bin 441 olan PTS nokta sayısının 2017’de bin 862’ye çıkarıldığını söyledi. Süleyman Soylu, jandarmada ise 100 mobil plaka tanıma sisteminin mevcut olduğunu aktardı.

Günübirlik evlerin Kimlik Bildirme Kanunu kapsamına dahil edildiğini anımsatan Soylu, 15 bin 290 günübirlik evin kayıt altına alındığını belirtti.

Her olayı anında izleyecek kontrol merkezi

Bakan Soylu, iç güvenlikte milli teknolojiye ağırlık verdiklerini, bu anlayış çerçevesinde İçişleri Bakanlığınca kullanılan 95 yazılımın, personelleri tarafından kodlandığına işaret ederek, şöyle devam etti:

“İçişleri Bakanlığımızın otoparkı olarak bilinen bölgede, aşağı iki kat otopark alacağız, en altına da bir kat, bütün Türkiye’deki her olayı anında izleyebileceğimiz tam 21. yüzyıl Türkiye’sine yakışır bir kontrol merkezi oluşturuyoruz. Türkiye bunun çok faydasını görecek. Anında, yerinde bütün olayları koordine edebilme fırsatına sahip olabileceğiz. Oluşturduğumuz yazılımla birlikte ülkemizin herhangi bir yerinde olan bir olayı anında merkezlerimiz yansılar üzerinden net bir şekilde takip edebilme kabiliyetine sahip olabilecek. Gerek ‘dron’larla 81 ilde gerekse cep telefonlarıyla… Yaptığımız yazılım muhteşem. Şu anda dünyada belki de eşi ve benzeri olmayan, hem sesli hem birlikte koordine kurabilen hem beraber konferans yapılan bir yazılımla inşallah önümüzdeki dönem hizmette olacak.”

“Alternatif iletişim kaynağı”

Güvenlik ve Acil Durumlar Koordinasyon Merkezi (GAMER) konusuna değinen Soylu, bakanlık ana merkezinde bir tane, 81 il valiliklerinde de birer tane olmak üzere yüksek teknolojiye sahip kriz yönetim birimleri olacağını vurguladı. Soylu, “Amacı, kamu düzeni ve güvenliğini bozucu nitelikte olayların yol açtığı acil durumlarda, bakanlığımız ve devletin ilgili tüm birimleriyle, doğru bilgi akışını ve koordinasyonu sağlamaktır. Bunun için bakanlığımız bünyesinde GAMER yazılımı ve uygulaması geliştirilmiştir. Yazılım tamamen yerli ve millidir. Ayrıca GAMER mobil uygulamasıyla görüntü ve ses aktarımı da yapılacaktır.” diye konuştu.

Soylu, üç ana güvenlik biriminde yerli yazılım muhabere bilgi sistemlerinin hayata geçirildiğini ve bu sistemlerin birbiriyle entegre hale getirildiğini belirterek, bu kapsamda Sahil Güvenlik Komutanlığına ait SAHMUS olarak bilinen Sayısal Emniyetli Muhabere Sistemi ile anlık gemi takip imkanının elde edildiğine dikkati çekti.

Jandarmaya ait JEMUS ile emniyet teşkilatına ait muhabere sisteminin entegrasyon çalışmalarının sürdüğünü aktaran Soylu, “Jemus, halen 58 ilde faaliyettedir. 81 vilayete tamamladığımız andan itibaren alternatif bir iletişim kaynağımız olacak.” dedi.

“2017’de 213 şahıs bulundu”

İçişleri Bakanlığının toplumsal güvenlik projelerinin de hızla devam ettiğini vurgulayan Soylu, bu yıl, Toplum Destekli Polislik projesi kapsamında gerçekleştirilen toplantılarda 521 bin 552 kişiye, Çocuk ve Gençler Sosyal Koruma ve Destek Programı olarak adlandırılan ÇOGEP kapsamında 101 bin 958 kişiye ulaşıldığını bildirdi.

Milli Eğitim Bakanlığı ile koordineli yürüttükleri güvenli okul, güvenli eğitim projesi kapsamında okullara ve civarına kamera konulmasının hedeflendiğini belirten Soylu, ayrıca 24 bin 68 okulda 16 bin 754 ‘güvenli eğitim koordinasyon görevlisi’ görevlendirildiğini söyledi.

İçişleri Bakanı Soylu, ailenin korunması ve kadına karşı şiddetin önlenmesinde elektronik kelepçe uygulamasının İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Bursa, Gaziantep ve İstanbul’da devam ettiğini, nüfus bakımından ülkenin yüzde 40’ını kapsadığını vurguladı.
Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu’nda yapılan değişiklikle mağdur, tanık ve müşteki ifadelerinin artık kişilerin işyeri ve evlerinde alınabildiğini anımsatan Soylu, “2017 yılında 90 bin vatandaşımız bu hizmetten yararlanmıştır. Yine kayıp alarmı projesiyle de 2017 yılında 108’i çocuk olmak üzere toplam 213 şahıs bulunabilmiştir.” ifadesini kullandı.
Soylu, kiralık araç bildirim sistemi sayesinde 14 bin 851 kişinin aranma kaydının sisteme düşüldüğünü, bunlardan 7 bin 34’ünün yakalandığını söyledi.

“Kazalarda ölüm oranında azalma”

Parklarda asayişi sağlamayı amaçlayan Mobil Park Polisi projesinin geçen haziran ayında başladığını anımsatan Soylu, “Proje ilk etapta 30 ilimizde faaliyete geçmiş, şu ana kadar 396 adli olaya müdahale edilmiş, 8 bin 238 aranan şahıs, 116 ruhsatsız tabanca, 10 bin 631 gram bonzai, bin 725 adet uyuşturucu hap ele geçirilmiştir.” açıklamasında bulundu.

Soylu, bakanlığın en önemli görev alanlarından birinin de trafik güvenliği olduğunun altını çizerek, kapsamlı çalışmalar sonucu 2017 yılının 10 ayında ölümlü kaza sayısında yüzde 5.2 azalış elde edildiğini belirtti. Süleyman Soylu, son 10 yılda nüfusun yüzde 13.1, sürücü sayısının yüzde 53.2, araç sayısının yüzde 62.7 artarken, ölümlü kaza sayısının yüzde 26.9, kazalardaki ölümlerin ise yüzde 30.2 azaldığını vurguladı. Soylu, “2011 yılına göre 2020 yılında trafik kazası sonucu ölümlerin yüzde 50 azaltılması hedefimiz vardır. Bugün itibarıyla 2011 yılına oranla ölüm sayısında yüzde 29 oranında bir azalma sağlanmıştır.” diye konuştu.

Ülke genelinde 2017’de bayram tatilleri süresince trafik yoğunluğunun yüzde 20 oranında arttığını belirten Soylu, “Alınan tedbirlerle, trafik kazalarında hayatını kaybedenlerin sayısında son 13 yılın ortalamasına göre Ramazan Bayramında yüzde 36, Kurban Bayramı’nda ise son 9 yılın ortalamasına göre yüzde 15 azalma kaydedilmiştir. Ayrıca kazaların yoğun olduğu ilk 20 noktada, önceki bayramlarda ortalama 10 vatandaşımızı kaybederken bu sayı alınan tedbirlerle 2017 itibarıyla 2 olmuştur.” bilgisini paylaştı.

İçişleri Bakanı Soylu, maket ekip aracı uygulamasıyla, 45 günlük periyotlarda toplam kaza sayısında yüzde 6.3, kazaya bağlı ölümlerde yüzde 7.3 azalma kaydedildiğini de anlattı.

“Yaka kamerasını artıracağız”

Soylu, 2018 Nisan ayında sürücü belgesi ve pasaportların nüfus müdürlüklerince verileceğine, araç tescil işlemlerinin ise noterler tarafından gerçekleştirileceğine dikkati çekerek, “Bu devirle, emniyet teşkilatımızdaki 5 bin personel, halkımızın huzur ve güveninin temini için asli görevlerine döneceklerdir.” ifade etti.

Soylu, trafik birimlerindeki yaka kamerası sayısını artıracaklarını, 8 bin 275 olan yaka kamerasını, 2018’de 11 bin 275’e çıkarmayı hedeflediklerini söyledi.

Terörle mücadele

Sunumunda terörle mücadeleye önemli yer ayıran Soylu, yeni dönemin ilkelerini “öngörü”, “strateji” ve “tedbir” olmak üzere üç temel bakış etrafında ördüklerini ifade etti.

Soylu, söz konusu ilkeleri, “Olay sonrası operasyon anlayışından kesintisiz operasyona geçiş; tehlikeyi kendi sahamızda değil, oluştuğu yerde bertaraf etmek; ekipman, araç-gereç ve personel kapasitesini arttırmak; yerli ve milli teknoloji kullanım oranını arttırmak; lojistik ve finansal kaynakların kurutulması; sınır güvenliğini arttırmak; terörizmle mücadelede ise istihdam ve ekonomik imkanları arttırmak; eğitim imkanlarını arttırmak; özellikle yerel yönetimlerin örgüt tarafından istismarını önlemek; vatandaşla teması arttırmak; güvenlik ve özgürlük dengesinde kişisel hak kayıplarının ortaya çıkmaması için azami gayret göstermek.” şeklinde sıraladı.

Bu proaktif yaklaşım neticesinde son dönemde gerçekleştirilen operasyonlarda ciddi başarılar elde edildiğini, hem terör örgütünün eylem kabiliyetinin daraltıldığını hem de beslendikleri kaynakların önemli ölçüde kurutulduğunu vurgulayan Soylu, “Şunu çok açıkça ifade etmek isterim ki Türkiye, terörle mücadelede hem sonuçlar açısından hem beşeri açıdan hem de teknolojik açıdan son 40 yılın en üst noktasındadır ve mücadele kapasitesi her gün artmaktadır.” ifadesini kullandı.

“44 bin 681 operasyon yapıldı”

Bakan Soylu, örgütün kış üslenmesini engellemek maksadıyla, operasyonların mevsim değişimlerine bakmadan kesintisiz şekilde sürdüğünü belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Örgütün fiili psikolojik gerileme durumu artık kronik hale gelmiş, kırsalda ve şehirdeki gerileme süreci iyice derinleşmiştir. Aralarında üst düzey teröristlerin de olduğu çok sayıda zayiat vermiş, depo ve mağaraları yok edilmiş, sözde gerilla taktikleri boşa çıkarılarak alan hakimiyetinikaybetmeleri sağlanmıştır. Terör örgütünün 2017 yılında şehit ettiği sivil vatandaş sayısı 46’dır. Bu acıya Necmettin öğretmenimiz, Aybüke Yalçın öğretmenimiz, AK Parti Lice teşkilat başkanımız Orhan Mercan dahil, Hakkari 1.sıra adayımız Ahmet Budak, Dicle ilçe başkanımız Deryan Akterttarih itibarıyla dahil değildir. Ama hiçbirisinin kanı yerde kalmamış, failleri yakalanmıştır. Allah bütün şehitlerimize gani gani rahmet eylesin.”
Son bir yılda kırsalda 161’i büyük ve orta olmak üzere toplam 44 bin 681 operasyon yapıldığını vurgulayan Soylu, “Yeni bir uygulama olarak, emniyet, jandarma ve korucularımızdan oluşan ortak timlerle günlük ortalama 2.591 yol kontrolü yapılmıştır. Son 1 yılda 57 milyon 240 bin araç ve 123 milyon şahıs kontrolü gerçekleştirilmiştir.” dedi.

“Koruculara komando eğitimi”

Sınır güvenliği konusunda ikinci faz olarak doğu sınırlarında 144 kilometre modüler beton duvar, fens teli ve devriye yolu planlandığını anlatan Soylu, bunun 70 kilometresinin üretiminin, 28 kilometresinin ise montajının tamamlandığını belirtti. Soylu, entegre sınır yönetimiyle ilgili 7 ayrı projenin de devam ettiğini bildirdi.

Terörle mücadelede en önemli unsurun personel kapasitesi olduğuna işaret eden Soylu, 2017’de alımı planlananlarla birlikte 101 bin 782 personel istihdam ettiklerini, bunların 57 bin 149’unun göreve başladığını, 33 bin 677 alım daha yapılacağını açıkladı.

Korucuların yaş ortalamasını 42’den 32’ye düşürdüklerini, 18 bin 482 güvenlik korucusunu çok iyi şartlarda emekli edip 21 bin 716 güvenlik korucusu aldıklarını anlatan Soylu, koruculara komando eğitimi dahil, çok iyi bir eğitim verildiğini kaydetti.

“30 bin bekçiye ulaşmayı hedefliyoruz”

Bakan Soylu, çarşı ve mahalle bekçisi uygulamasına yeniden işlerlik kazandırdıklarına dikkati çekerek, şöyle dedi:

“Bu doğrultuda 6 ilde 2 bin 315 kişinin ataması yapılmış, 205 kişinin de işlemleri devam etmektedir. Halen mevcut bekçi sayımız 4 bin 537’dir. 7 bin bekçi alımına başlandı. Zannediyorum en geç şubat ayı ortalarında İstanbul’a 2 bin, Ankara’ya bin, İzmir’e 750 bekçi olmak üzere özellikle merkezlerde gece bekçiliği konusundaki o eskiden bildiğimiz hal aynı şekilde devam edecektir. Ayrıca 7 bin 500 kadromuz daha var. Bunu da buralarda tam anlamıyla gördükten sonra bunların alımlarını da gerçekleştireceğiz. 30 bin bekçi sayısına ulaşmayı hedefliyoruz.”

Karakol ve üs bölgelerinin yapımı konusunda da bilgi veren Soylu, “37 karakol açılması planlanmış, 10 tanesinin inşaatına başlanmıştır. Ayrıca 78’i jandarma, 64’ü kara kuvvetlerine ait olmak üzere 142 üs bölgesi tutulmaktadır. İlaveten 86 geçici, 176 da kalıcı olmak üzere polis güvenlik noktaları oluşturulmaktadır.” ifadesini kullandı.

Soylu, uyuşturucu ve kaçakçılık operasyonlarıyla terörün finans kaynağına darbe vurulduğunu, özellikle Lice, Kulp, Silvan ve Genç kırsalında yapılan alan temizleme operasyonları sonucu geçen yıl uyuşturucu ekilen tarlalara buğday ekildiğinin tespit edildiğini kaydetti.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, koruculara subay olmanın yolunu açtıklarını belirterek, “Korucularımızdan şimdi uzman çavuş alıyoruz. Özellikle eğitim yaşı tutanlar, uzman çavuşluktan sonra astsubay, subay olabilecekler. Böylece subay olma kabiliyetine sahip olabilmenin adımını onlara sağlama şansına sahip olduk. Şu anda 226 korucumuzun uzman çavuş eğitimleri tamamlanmak üzere.” dedi.

Soylu, asayiş ve güvenliğin sağlanmasına yönelik 81 ilde gerçekleştirilen 48 huzur uygulamasında, çeşitli suçlardan aranan 20 bin 73 kişinin yakalandığını bildirdi.

Söz konusu uygulamalarda 24 ton 793 kilogram uyuşturucu madde, 31 bin 515 uyuşturucu hap, bin 36 ruhsatsız tabanca ve av tüfeği ele geçirildiğini anlatan Süleyman Soylu, emniyet ve jandarma teşkilatlarının kriminalbirimlerinde yapılan yatırımların ardından, patlayıcı madde analizi tamamlanma süresinin 2 günden 4 saate düşürüldüğünü ve bin kattan fazla hassasiyetle sonuç alınabildiğini ifade etti.

Soylu ayrıca, 4 gün süren ve sınırlı sayıda gen bölgesine göre işlem yapılan DNA analizinin artık 8 saatte cinsiyete ve 27 gen bölgesine göre yapılabildiğini, 10 gün süren parmak izi incelemesinin artık 5 dakikada tamamlandığını vurguladı.

Emniyetin 11, jandarmanın 4 kriminal laboratuvarının olduğunu belirten Soylu, jandarma kriminal laboratuvarında 2016’da 27 gün olan dosya inceleme süresinin 14 güne düşürüldüğünü kaydetti.

Türkiye’nin uyuşturucu ile mücadeledeki başarısı

Uyuşturucu ile mücadeleyi terörle eşdeğer şekilde önem ve hassasiyet çerçevesinde yürüttüklerini anlatan Soylu, şunları söyledi:
“Türkiye, küresel olarak ele geçirilen eroinin yüzde 16’sını, Avrupa genelinde ele geçirilen ekstazi tabletinin yaklaşık yüzde 60’ını tek başına ele geçirmiştir. Uyuşturucuyla mücadelenin koordineli bir şekilde yürütülmesi için uyuşturucuyla mücadele politika belgesi oluşturulmuştur. Yani tüm birimlerimiz aynı politika belgesi ile hareket ediyor. Buna göre, alınan tedbirler sonucunda, sayısı 50 vilayete yaygınlaştırılmış, 81 vilayete göre gerekli planlama yapılmıştır. Hali hazırdaki 50 vilayet, Türkiye nüfusunun yüzde 90’ına tekabül etmektedir. Deniz yoluyla yapılan uyuşturucu kaçakçılığını önlemeye yönelik olarak Sahil Gözetleme Radar Sistemi Projesi 2018’de hayata geçirilecektir.”

Soylu, insanlı ve insansız hava araçlarının da uyuşturucu ile mücadele kapsamında kullanılmasına başlandığını belirterek, uyuşturucu ile mücadelede yenilik olarak narko-rehber düzenlendiğini ve her ilin risk düzeyi ile mücadeledeki mevcut durumunun tespitinin yapıldığını aktardı.

Narkotik birimlerinde görev yapan personel sayısının emniyette yüzde 60, jandarmada yüzde 50 oranında artırıldığını ifade eden Soylu, “Tabii olayın bir de narko-terör boyutu mevcuttur. PKK’nın uyuşturucu ticaretinden yıllık 1,5 milyar dolar gelir elde ettiği bilinmektedir.” dedi.

Yılbaşından itibaren 10 aylık dönemde ele geçirilen uyuşturucu maddenin piyasa değerinin yaklaşık 4 milyar lira olduğunu anlatan Soylu, “Burada da geçen yıla göre yüzde 19 azalış söz konusudur. Ele geçirilen toz esrar miktarı geçen yıla oranla yaklaşık yüzde 778 artmış, yani neredeyse 8 kat artmıştır. Teröre karşı yaptığımız saha baskısıyla, ekilen kenevir miktarı 68 milyon 431 bin kökten 4,5 milyon köke kadar inmiştir. Geçen yıla göre kenevir tarlalarında yüzde 93 azalış söz konusudur.” diye konuştu.

Bu yıl uyuşturucu tacirlerine yönelik 99 bin 611 operasyon düzenlendiğini bildiren Soylu, operasyonlarda, 139 bin 121 şüphelinin gözaltına alındığını, 158 ton uyuşturucu madde, 25,6 milyon uyuşturucu hap, 18,7 milyon kök hintkenevirinin ele geçirildiğini açıkladı.

Bu yıl, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 144 artışla toplam 12 bin 93 kilogram eroinin ele geçirildiğini ifade eden Soylu, aynı dönemde operasyon sayısının yüzde 36, gözaltı sayısının ise yüzde 31 oranında arttığını belirtti.

Süleyman Soylu, kaçakçılık operasyonlarına ilişkin bilgileri de paylaştı. Soylu, sigara, alkollü içki, akaryakıt, tarihi eser kaçakçılığına ilişkin, bu yıl düzenlenen 15 bin 913 operasyonda, 21 bin 379 kişinin gözaltına alındığını ifade etti.

Soylu, Sahil Güvenlik Komutanlığının diğer kolluk kuvvetleriyle koordineli yürüttüğü çalışmalarda, bu yıl biri uluslararası sularda olmak üzere, 9 olayda toplam 2 ton 151 kilogram esrar, tek seferde bir ton 71 kilogram eroin, 294 kilogram kokain ve 11 bin captagon hap ele geçirdiğini, operasyonlarda 25 kişinin gözaltına alındığını kaydetti.

Soylu, konuşmasına şöyle devam etti:

“Ayrıca hükümetimiz döneminde organize suç örgütleriyle mücadeleye yönelik olarak yasal boşlukları gidermek için mevzuat düzenlemeleri yapılarak cezalar ağırlaştırılmıştır. 2016-2018 Organize Suçlarla Mücadele Eylem Planı 17 Mart 2017’de yürürlüğe girmiştir. Organize suçlarla ilgili yapılan operasyon sayısı 2014’te 146, 2016’da 129, 2017’de ise 206’dır. Şüpheli sayısı 2016’da bin 621 iken 2017’de 13 Kasım’a kadar 2 bin 795 olmuştur. Aynı dönem içinde tutuklu sayısı 2016’da 660. 2017’de 783 olmuştur. ”

Ayrıca bu yılın ilk 10 ayında insan ticareti ile mücadele kapsamında düzenlenen 67 operasyonda 280 insan tacirinin yakalandığını anlatan Bakan Soylu, ülkede suç ile ilgili olayların son bir yılda toplamının 2 milyon 459 bin 256 olduğunu, bunun yüzde 85’ini asayiş olaylarının oluşturduğunu, toplam olayların yüzde 77’sinin aydınlatıldığını, yüzde 23’ü ile ilgili de soruşturmaların devam ettiğini bildirdi.
Soylu, özel güvenlik hizmetlerine yönelik denetimlerin de sürdüğünü ifade ederek, özel güvenlik sertifikası sahibi kişi sayısının 1 milyon 552 bin 565, kimlik kartı alan kişi sayısının 906 bin 465 olduğunu, 2016’da 256 bin 273 olan özel güvenlik sayısının bu yıl 283 bin 171 yükseldiğini ifade etti.

Bu yıl 280 güvenlik şirketi, 420 eğitim kurumu ve 16 bin 40 özel güvenlik izninin denetlendiğini anlatan Soylu, önümüzdeki yıl itibarıyla yeni sürece başlayacaklarını, özel güvenlik şirket ve personelinin 250 özel güvenlik müfettişi tarafından eğitime alınacağını belirtti.

Soylu ayrıca, güvenlik personeliyle ilgili şikayetler için bağımsız Kolluk Gözetim Komisyonu kurulmasına ilişkin kanun yayınlandığını hatırlattı.

“Koruculara, subay olmanın yolu açıldı”

İçişleri Bakanlığı bünyesinde Korucular Daire Başkanlığını kurduklarını, korucuların ek tazminatlarının artırıldığını, harcırah imkanının getirildiğini, bir defaya mahsus olmak üzere silah taşıma ruhsatı için harç muafiyeti sağlandığını, korucuların sağlık tedavi giderleri bakımından 4-A kapsamında sigortalı sayılmalarına imkan veren yasal düzenlemeyi hayata geçirdiklerini bildiren Soylu, şöyle konuştu:

“Korucularımıza subay olmanın yolunu açtık. Bu ne demek? Korucularımızdan şimdi uzman çavuş alıyoruz. Özellikle eğitim yaşı tutanlar, uzman çavuşluktan sonra astsubay, subay olabilecekler. Böylece subay olma kabiliyetine sahip olabilmenin adımını onlara sağlama şansına sahip olduk. Şu anda 226 korucumuzun uzman çavuş eğitimleri tamamlanmak üzere.

KÖYDES ve KIRDES

KÖYDES projesiyle içme suyu bulunmayan köyün kalmadığını vurgulayan Soylu, sözlerine şöyle devam etti:

“Bu projenin ödeneği 2017 yılında yüzde 130 artışla 900 milyon lira olmuştur. Proje kapsamında ayrıca 207 bin 541 kilometre yol, 44 bin 545 kilometre yol onarımı, bin 369 adet köprü ve diğer çalışmalar gerçekleştirilmiştir. Yine önemli bir proje olan KIRDES, yani büyükşehirlerin kırsal altyapısının desteklenmesi projesine de 300 milyon lira ödenek tahsis edilmiştir. Muhtarlarımızla ilgili olarak da bakanlığımız, önemli adımlar atmıştır. Muhtarların taleplerini elektronik ortamda iletebilmelerine imkan sağlayan Muhtar Bilgi Sistemi’nin yanı sıra bakanlığımız bünyesinde Muhtarlar Daire Başkanlığının kurulması, SGK primlerinin devlet tarafından ödenmesi, maaş ve özlük haklarında yapılan iyileştirmeler, bu adımlardan bazılarıdır. 2002’de 97 lira maaş alan muhtarlarımız bugün bin 503 lira almaktadır. Devlet tarafından ödenen SGK primleri dahil edildiğinde muhtarlarımızın maaşlarında sağlanan iyileştirme, yüzde 40,8’dir. Ayrıca sayın Cumhurbaşkanımız, Külliye’de 41 toplantı gerçekleştirmiş, bu toplantıda 20 bin 202 muhtarımızı ağırlayarak önemli bir farkındalık ve doğrudan temas sağlamıştır. Ayrıca muhtar kimlik kartları da basılmaya başlanmıştır.”

Bakanlığın diğer projelerinden e-belediye (Bulut Belediye) projesiyle yıllık 2 milyar lira tasarruf etmeyi öngördüklerini kaydeden Soylu, elektronik belge yönetim sistemi ve ruhsat bilgi sisteminin bu yıl sonuna kadar pilot belediyelerde uygulanmaya başlayacağını belirtti.

Yeni kimlik kartları

Soylu, yeni kimlik kartlarının müracaattan itibaren 5+2 günde verilmeye başlandığını anımsatarak, “Kartların kalitesi yüzde 20 oranında artmıştır. Şu ana kadar 13 milyon 300 bin adet verilmiş olup, yıl sonuna kadar 15 milyon rakamına ulaşılması hedeflenmektedir.” dedi.

Kimlik paylaşım sisteminde ve adres kayıt sisteminde yapılan düzenlemelerle vatandaşların değişik kurumlarda yapacağı işlemlerde istenilen belge sayısında azalma sağlanmasına imkan tanıdığını, kimlik paylaşım sistemine bağlı kurum sayısının bin 949 olduğuna işaret eden Bakan Soylu, hizmet envanteri yönetim sistemi ve yalınlaştırma çalışmaları kapsamında vatandaşın belge yükünü de önemli ölçüde azalttıklarını bildirdi.
Soylu, “Bakanlığımızca sunulan 648 hizmetin tamamı, hizmet envanteri yönetim sistemine tanımlanmıştır. Bu hizmetlerde vatandaşımızdan istenilen toplam belge sayısı 2 bin 185’tir. Bu çalışmayla bunlardan 726 tanesi artık istenmeyecek, bürokrasiyi kaldırdık. Yüzde 32’lik bir tasarruf sağlanmış olacaktır.” ifadelerini kullandı.

Nüfus ve Dernekler

Soylu, nüfus konusundaki dijital arşiv projesinin önemine değinerek, proje kapsamında 337 milyon 831 bin 792 eski belgenin taranıp dijital arşive aktarılması ve bu sayede işlemlere kaynaklık edebilmesine imkan tanınacağını belirtti.

Ülkede Ekim 2017 itibarıyla aktif dernek sayısının 111 bin 253 olduğunu bildiren Soylu, “OHAL kapsamında terör örgütleriyle iltisaklı olduğuna hükmedilen toplam bin 412 dernek hakkında kapatma işlemi yapılmıştır.” dedi.

Dernekler noktasında önemli bir projenin de de DERBİS olarak bilinen dernekler bilgi sistemi projesi olduğunu anlatan Soylu, bu sistemle, derneklere ilişkin tüm iş ve işlemlerin artık elektronik ortamda yapılabildiğini belirterek, 2017’de 295 derneğe sağlanan 13 milyon 981 lira desteğin gelecek yıl da devam edeceğini vurguladı.

Türkiye’deki yabancılar ve göçmen sayıları

Ortadoğu’da yaşanan gelişmelerin ardından Türkiye’nin kitlesel göçün hedef ve geçiş ülkesi konumuna geldiğine de dikkat çeken Soylu, halen Türkiye’de 4 milyon 351 bin 709 yabancı bulunduğunu ifade etti.

Soylu, 2010-2014 yılları arasında ortalama 50 bin düzensiz göçmen yakalanırken, 2016’da bu sayının 1,5 kat artarak 174 bin 466, 2017 yılı ekim ayı itibarıyla yakalanan düzensiz göçmen sayısının da 136 bin 662 olduğunu bildirdi.

Bakan Soylu, ayrıca, 2011’den bugüne kadar yakalanan toplam organizatör sayısının 17 bin 820, sadece bu yıl yakalanan organizatör sayısının ise 3 bin 722 olduğunu belirtti.

Sahil Güvenlik Komutanlığı birimlerinin, denizlerde gerçekleşen 90 olayda 12 bin 66 kişiyi kurtardığını, 37 bin 151 tekne ve geminin kontrol edildiğini ve 10 bin 113 kişiye de işlem yapıldığını aktaran Soylu, Komutanlığın çalışmaları sonucunda, denizlerde bu yılın ilk 10 ayında, geçen yılın aynı dönemine göre yakalanan göçmenlerin sayısında yüzde 50 azalma kaydedildiği bilgisini paylaştı.

Yeni bir uygulama olarak Ege Denizi’ne koordinatör vali atandığını da bildiren Soylu, bu sayede kolluk güçlerinin ortak operasyon güçlerinin arttığını, denize çıkmadan kıyıda tespit edilen 6 bin 747 düzensiz göçmen ile 130 göçmen kaçakçısının yakalandığını kaydetti.
Kaçakçılık faaliyetlerinin Karadeniz’e kaydırmaya çalışılması üzerine Sahil Güvenlik Komutanlığının yoğun çalışma yürüttüğünü ifade eden Soylu, şöyle devam etti:

“13 Ağustos-22 Eylül arasında Karadeniz’de 10 olayda bin 111 düzensiz göçmen ve 15 kaçakçı yakalanmış, sonrasında herhangi bir olay yaşanmamıştır. Türk Sahil Güvenlik teşkilatının Akdeniz ve Ege’de uluslararası sularda operasyon yapabilen tek sahil güvenlik teşkilatı olduğu notunu da burada sizlerle paylaşmak isterim.

Göç noktasında halihazırda 15 ilimizde 19 adet geri gönderme merkezimiz vardır. 10 tanesinin inşaatı devam etmekte, 6 tanesi de proje aşamasındadır. 15 ilimizde de göç danışma merkezleri oluşturulmaya başlanmış olup aynı zamanda mobil göç danışma merkezleriyle de eşgüdüm içinde çalışacaklardır.”

Göç konusunda bakanlıklar arası koordinasyonu sağlamak ve milli göç politikası oluşturabilmek amacıyla kurulan Göç Politikaları Genel Kurulu’nun iki kez toplandığını belirten Soylu, Kurul’un üçüncü toplantısını yarın gerçekleştireceğini ifade etti.

e-ikamet kayıt sistemi

Soylu, Ukrayna’nın çatışma bölgesinde yaşayan Ahıska Türkleri’nden 677 ailenin Erzincan ve Bitlis’te iskanedilmeleri işlemlerinin devam ettiğini bildirdi.
İkamet izni başvurularının daha hızlı yapılabilmesi için e-ikamet kayıt sisteminin hayata geçirildiğini anlatan Soylu, geçen yıl 490 bin 799, bu yıl ise Kasım ayı itibarıyla 512 bin 296 yabancıya ikamet izni verildiğini kaydetti.

Soylu, Göç İdaresi Genel Müdürlüğü bünyesinde kurulan Alo 157 Yabancılar İletişim Merkezi’ne gelen çağrılardan Sahil Güvenlik Komutanlığı’na yönlendirilenler sayesinde Ege ve Akdeniz’de geçen yıl 36 bin 599, bu yılın ilk 9 ayında 14 bin 429 düzensiz göçmenin kurtarıldığını anlattı.

Bakan Soylu, 112 Çağrı Merkezleri’nin, bir hükümet programı ve İçişleri Bakanlığınca yürütülen bir prestij projesi olduğuna işaret ederek, 24 ilde hizmet veren merkezlere yıl sonuna kadar 8 ilin daha dahil edileceğini, 2018 yıl sonu itibarıyla da 81 ilde faaliyete geçirilmesinin hedeflendiğini anlattı.

Soylu, “Bakanlığımızca, vatandaşlarımızın kamu hizmetini daha düzenli ve verimli şekilde almasını sağlayabilmek, kamu verimliliğini arttırabilmek için şehirlerin tarihi ve kültürel dokusuna uygun 9 kategoride standartları belirlenmiş olan yeni hükümet konaklarının yapılması noktasında da çalışmalarımız sürmektedir. 2022’ye yapılacak binalarda 1,4 katrilyon liralık tasarruf sağladık. Toplu Konut ile anlaştık bu arazilerimizi vererek. Standart belirleme sayesinde yüzde 36 oranında kapalı alan tasarrufu sağlanmıştır.” diye konuştu.

İZDES Projesi

İZDES projesiyle kurumun merkez ve taşra teşkilatı arasındaki iletişimi, bilgi akışını ve kamu verimliliğini arttırmayı hedeflediklerini bildiren Soylu, bu kapsamda yapılan çalışmalarda şu ana kadar 208 birimin ziyaret edildiğini, 2 bin kişi ile toplantı ve görüşme yapıldığını kaydetti.

“Merkez ile taşra arasında iletişimi kurmak ve canlı tutmak, eksiklikleri de kaldırmak durumundayız” diyen Soylu, “Açık Kapı” projesinin de 15 il valiliğinde aralık ayı itibarıyla uygulanmaya başlanacağını bildirdi.

Soylu, “2018 yılı merkezi yönetim bütçe kanun tasarısında bakanlığımızın 2018 yılı bütçesi 2017 yılına göre yüzde 24,57 artışla 49 milyar 536 milyon 180 bin lira olarak öngörülmüştür. Bakanlığımız bütçe taleplerinin karşılanmasında verdikleri destekten dolayı hükümetimize, Maliye ve Kalkınma bakanlıklarımıza teşekkür ederiz. Biz de sorumluluğumuzu tam anlamıyla eksiksiz yerine getirdiğimizi ifade etmek istiyoruz.” ifadesini kullandı.

Bütçe

Geçen yıl toplam 39 milyar 764 milyon 606 bin lira olan bütçesinin bu yıl yüzde 24,57 artışla 49 milyar 536 milyon 180 bin lira olmasının öngörüldüğünü kaydeden Soylu, bağlı kuruluşlar hari̇ç bakanlık bütçesi̇nin geçen yıla oranla yüzde 25,13 artışla 7 milyar 300 milyon 918 bin liraya ulaştığını vurguladı.

Soylu, Kamu Düzeni̇ ve Güvenli̇ği̇ Müsteşarlığı’nın öngörülen bütçesinin yüzde 2,89 artışla 18 milyon 373 bin, Jandarma Genel Komutanlığı’nın yüzde 41,99 artışla 13 milyar 311 milyon 208 bin, Emni̇yet Genel Müdürlüğü’nün yüzde 18,08 artışla 27 milyar 792 milyon 655 bin, Sahi̇lGüvenli̇k Komutanlığı’nın yüzde 5,07 artışla 682 milyon 700 bin, Göç İdaresi̇ Genel Müdürlüğü’nün ise yüzde 23 artışla 430 milyon 326 bin liraya ulaştığını aktardı.